Doç. Dr. Şimşek’ten glokom uyarısı;

Doç. Dr. Şimşek’ten glokom uyarısı

Şanlıurfa Harran Üniversitesi Hastanesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ali Şimşek, glokom hastalığının herkeste ve her yaşta görülebileceğini belirterek, “Glokom görmemizin sessiz bir hırsızıdır. Glokom dünyanızı karartmasın” uyarısında bulundu....

Şanlıurfa Harran Üniversitesi Hastanesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ali Şimşek, halk dilinde “göz tansiyonu” olarak bilinen glokom hastalığı ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

Glokom hastalığının günümüzde önemli bir sağlık sorunu olduğunu ifade eden Şimşek, “Önemli bir toplumsal sağlık problemi olan glokom, tüm dünyadaki körlüklerin katarakttan sonra ikinci en sık sebebidir. Glokom kırk yaş üzerindeki her 40 kişiden 1'inde görülür ve hastalığın ortaya çıktığı 10 kişiden 1'inde total körlüğe neden olabilir. Dünya çapında glokomlu hasta sayısının 2040'ta 112 milyona yükselebileceği öngörülüyor” dedi.

“GÖRMEMİZİN SESSİZ BİR HIRSIZIDIR”

Çok yaygın bir hastalık olmasına rağmen hastaların çoğunun bu durumdan habersiz olduğuna dikkati çeken Şimşek, “Bunun nedeni de zannedilenin aksine hiçbir öncü belirtisinin olmaması ve ileri evrelere varmadıkça hastanın hissedebileceği belirtilerin bulunmamasıdır. Glokom görmemizin sessiz bir hırsızıdır. Glokom dünyanızı karartmasın” ifadelerini kullandı.

“GLOKOM TEDAVİSİ OLAN BİR HASTALIK”

Glokomun herkeste ve her yaşta görülen hastalık olduğunun altını çizen Şimşek, şunları söyledi:

“Özellikle, ailesinde göz tansiyonu bulunan kişilerin bu hastalığın görülmesi açısından normale göre daha fazla risk altında olduğu göz önünde tutulmalıdır. Glokom tanısı detaylı bir göz muayenesi ile konulur. Glokomda takip çok önemlidir. Risk altındaki kişiler yılda en az bir kere göz muayenesinden geçmelidirler. Glokom tedavisi olan bir hastalıktır. Tedavide amaç ilerleyici olan bu hastalığın durdurulması ve körlüğün engellenmesidir. Hastalık ne kadar erken teşhis edilir ve tedaviye ne kadar erken başlanırsa başarı şansı o kadar yüksektir. Tedavi en sık olarak göz tansiyonu düşürücü damlalar ile yapılmaktadır. Bu damlaların doktor aksini söylemedikçe ömür boyu ve düzenli kullanılması gerekmektedir. Damla tedavisinin yanında lazer tedavisi de mevcuttur. Eğer takiplerde göz tansiyonu ilaçla veya lazerle kontrol altında değilse ve testlerde ilerleme olduğu görülürse hastaya göz tansiyonu düşürücü ameliyat önerilir”.

HABER MERKEZİ

 

 

Kaynak:

İlgili Konular :
İlgili Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
0 Yorum